2 Mayıs 2009 Cumartesi

uzun zaman sonra

uzun zmandır çalıştığım için, bırakın bloğuma kendime bile vakit ayıramıyordum.. zaten asosyal olan birinin elinde var olan kendine vakit ayırma, arada bir banyo yapma, gidip bir film satın alma, bakkala veresiye suretiyle kola/cips/sigara üçlüsünü alma hakkımı kullanamıyordum.. gönül isterdi ki insanlar kendine vakit ayırabilsin, çalışmaktan ziyade kendini geliştirebilsin.. fakat böyle bir dünya da bu zaten mümkün değil... benim şikayetim tabi ki kendime uygun bir iş bulamama.. nedir kendime uygun  olan bilmiyor, kimi zaman gereğinden fazla saçmalayıp coşuyor, aksırıp tıksırıyor ve bayılıp düşüyordum... yani benim şikayetim yaradana...

uzun zamandır çalıştığım için çizsem bile bloguma yazı atamıyordum... bu bir rahatsızlıktı ilk önceleri... öyle bir alışkanlık getirmiştim kendime.. sonra bu rahatsızlık beni terk etti... ve özlemle öylece kala kaldı... bir şeyleri yarım bırakmak gerçekten bana çok koyuyordu... neydi ki önemli olan... benim canımın istediğini, keyif aldığım şeyi mi yapmak.. yoksa toplumda bir yer edinip bir birey olma yolunda ilerlemeye devam etmek... geç bunları adamım... hayat uzun değil.. ve insanlar herşeyi kolayca unutacak kadar balık hafızasına sahip... çok kolay unutulur verilen emekler... hem de çok kolay iyi bilirim... güzel şarkılar unutulur... o güzelim tepelerdeki ormanlar yakılmadan ve apartmanlar dikilmeden önceki o eşsiz hali unutulur gider... 

uzun zamandır yazamıyordum bloguma.. sanal olan bi şeyi zaten bir parçan gibi görmek saçma.. bu kadar duygusal olmakta... neymiş peki... "ya var ol benim dediğim gibi... ya isyan etme çekil bi köşeye..." 

bir kaç çizimimi atayım dedim bari... can sıkıntısını geçirmiyor belki kimi zaman...bakınca iyi gelsin diye paylaşmak....






benzer yazılar

Related Posts with Thumbnails